Egzersiz ve Spor Fizyolojisi Anabilim Dalı
Egzersiz ve Spor Fizyolojisi, Egzersiz ve Spor Bilimlerinin temel çalışma alanlarından biridir. Egzersiz Fizyolojisi stres ve fiziksel aktiviteye kısa dönem biyolojik yanıtlar yanı sıra, tekrarlayan uzun süreli fiziksel aktivitelere verilen yanıtlarla ilgilenirken, Spor Fizyolojisi bir spor ve antrenman sırasında dayanıklılık, kuvvet ve sürat gibi sporcunun sınırlarının zorlandığı durumlarda vücut fonksiyonlarını incelemektedir. Bu çerçevede, Egzersiz ve Spor Fizyolojisi elit sporculardan sağlığın korunması amacıyla günlük fiziksel aktivite yapan kişilere kadar uzanan bir aralıkta antrenmana akut ve kronik uyumlar, yorgunluk mekanizmaları, toparlanma ve yeni bir müsabakaya hazır olma sürecinde organizmanın adaptasyon mekanizmaları, bunların nasıl geliştirileceği gibi konulara moleküler ve hücresel düzeyden, bir bütün olarak sistem ve organizma düzeyine kadar ilgilenen çok disiplinli bir yapıyı içermektedir. Bu yapı içerisinde farklı antrenman yöntemleri geliştirilmesi ile ilgili fizyolojik ve biyokimyasal yanıtlar da ayrıntılı olarak irdelenir.
Hacettepe Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Egzersiz ve Spor Bilimleri Bölümünde yer alan Egzersiz ve Spor Fizyolojisi Anabilim Dalı’nın temel çalışma alanı, özellikle iskelet kası plastisitesi olarak da adlandırılabilecek olan, çeşitli fizyolojik ve patolojik streslere iskelet kasının verdiği yanıtları hücresel ve moleküler düzeyde değerlendirerek iskelet kası atrofisinin önlenmesi, kas kütle ve dayanıklılığının korunması ve geliştirilmesine ilişkin stratejiler geliştirilmesi ve ilgili moleküler mekanizmaların aydınlatılmasıdır.
Toplam vücut ağırlığının yaklaşık %40-45’ini oluşturan iskelet kasları, güç üretimi, hareket ve nefes almadan sorumlu olmanın yanı sıra; glisemik kontrol, metabolik genlerin regülasyonu ve metabolik homeostazın korunmasında da kritik bir rol üstlenmektedir. İskelet kaslarının bütünlüğünün korunması, günlük yaşamın sürdürülmesinin ötesinde insülin direnci, obezite ve tip II diyabet gibi metabolik hastalıklardan korunma açısından son derece önemlidir. Hareketsiz yaşam tarzı, immobilizasyon, denervasyon, yaşlanma, sepsis, kaşeksi, kanser, diyabet, böbrek ve kalp yetmezliği ve uzun süreli glukokortikoid kullanımı gibi çok çeşitli koşullar iskelet kas kütlesi kaybına neden olur. Bu da yaşam kalitesini düşürerek morbidite ve mortaliteyi artırdığı için kas kütlesinin korunması yaşamsal bir önem taşımaktadır.
Egzersiz ve Spor Fizyolojisi Anabilim Dalında bulunan araştırma laboratuvarımızda insanlarda iskelet kası atrofisine yol açan koşullar çeşitli deneysel modeller aracılığıyla mimik edilmekte ve iskelet kas atrofisi ve atrofinin önlenmesine yönelik stratejiler geliştirilmesi ve bu stratejilerin etkinliğine ilişkin moleküler mekanizmaların aydınlatılması konuları ağırlıklı çalışma alanıdır.